31 Ocak 2025

Amasya Sağlık Haberleri – Güncel Gelişmeler & Bilgiler

Ekonomi, spor, teknoloji ve magazindeki güncel haberler ile Amasya’nın nabzını tutun, sağlıklı bilgilerle büyüyün!

Araştırmacı Murat Karan, Erdoğan ile ilgili yüzde 54 olumsuz kanaatin verdiği mesajı söyledi: Birleşin ve gönderin

AREA Araştırma Genel Müdürü Murat Karan, muhalif seçmenin “bir aradalık” istediğini söyledi. Karan’a göre yüzde 54, “Bir araya gelin ve Erdoğan’ı gönderin. Sonra da parlamenter sisteme geçin” diyor.

“`html

– Kamuoyu anketlerinde CHP, AKP’nin gerisinde kalırken bu durumun sebepleri neler?

Yerel seçimlerin ardından, Ekim ayına kadar yapılan anketlerde CHP, AK Parti’nin 4-5 puan önündeydi. Ancak dikkat çeken nokta, AK Parti’nin belirgin bir yükseliş göstermemiş olması, aksine CHP’nin oylarında bir düşüş yaşanmasıdır.

– CHP’deki düşüşün sebepleri nelerdir?

CHP, yerel seçimlerde elde ettiği başarıyı ve muhalefetteki diğer partilerin zayıflamasını fırsat bilerek milliyetçi sağ seçmenleri kendine çekmeyi başarmıştı. Özellikle Mansur Yavaş gibi rakiplerin öne çıkması, CHP’nin bu seçmen kitlesini %35 civarında tutmasını sağladı.

– CHP’den ayrılan seçmen kimlerden oluşmaktadır?

Bölgedeki gelişmeler, CHP’nin milliyetçi sağ seçmenini kaybetmesine neden oldu. Son aylarda, bu kitlede gözlemlenen uzaklaşmanın sebep olduğu büyük bir kayıptan bahsetmek mümkündür.

‘CHP’NİN ANLAMI AZALDI’

– CHP’nin DEM Parti ile ilişkisi ve kayyum konusundaki duruşu kayıpları nasıl etkiledi?

CHP, kayyum sürecinde DEM Parti ile arasındaki mesafeyi net bir şekilde belirlemedi. Esenyurt Belediye Başkanı’nın görevden alınmasının ardından düzenlenen mitingde DEM Parti Eş Başkanı ile aynı platformda bulunmaları, muhalefetin içindeki milliyetçi seçmenlerde kafa karışıklığı yaratmıştır.

– Farklı bir strateji izlenmiş olsaydı, sonuçlar ne yönde değişiklik gösterebilirdi?

Yerel seçim sonrası CHP’nin devam eden arayışlarında başarı elde etmiş olsaydı, oy oranları günümüzdeki %38-40 civarında olabilirdi.

– Muhalefet seçmeninin genel oranı nedir?

Genel olarak %40 iktidar, %60 muhalefet şeklinde bir dağılım gözlemlenebilir. Ancak, DEM Parti’nin pozisyonunu göz önünde bulundurarak, dışlandığında %50 oranında bir muhalefet bloku keşfedilmektedir.

– Kararsız seçmenleri etkileyen ana etkenler nelerdir?

Yeni sistemde cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri tamamen birleşti. Partilerin ittifaklar kurarak seçime gitmesi gerekiyor. Burada, liderlerin güçlü bir cumhurbaşkanı adayı sunması kritik bir öneme sahiptir. Etkili adaylar, beraberinde partilerini de sürüklemektedir.

– Seçmen, önce cumhurbaşkanı adayını mı belirliyor?

Evet, seçmen için ön planda olan, cumhurbaşkanı adayının belirlenmesidir. Çünkü bu aday, ülkeyi yönetme yetkisine sahip olacaktır. Mevcut sistemde, %49.9 ile %50.1 arasında önemli bir fark bulunmaktadır; %50.1 oranına ulaşan bir aday, yönetim yetkisini almış olur. Bu nedenle, en önemli strateji güçlü cumhurbaşkanı adayları belirlemektir.

– Güçlü ve etkili aday kimdir?

Son iki yılda yapılan anketlerde öne çıkan isimler arasında Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu bulunmaktadır.

– Mansur Yavaş’ın öne çıkmasının sebebi nedir?

Yavaş, muhalefet bloğunun yanı sıra, AK Parti ve MHP seçmenlerinin de önemli bir kısmından destek almayı başarabilmiştir.

– “Her durumda aday olmalı” diyenlerin oranı %53.7’dir. Bu oldukça yüksek bir oran değil mi?

Kesinlikle dikkat çekici bir oran. Türkiye’deki sağ milliyetçi muhalefet kitlesi, Mansur Yavaş’ı kendilerine daha yakın bulmakta ve onu tercih etmektedir.

– Hem Yavaş hem de İmamoğlu’nun aday olması durumunda nasıl bir tablo ortaya çıkıyor?

Her iki adayın toplamda yaklaşık %28 oy alması beklenirken, Erdoğan %30 düzeyinde oy alıyor. Eğer muhalefet tek bir aday etrafında birleşemezse, bu durum muhalefeti ikiye bölebilir. CHP, bir aday çıkardığında diğerinin desteğini alarak güçlü bir sosyal muhalefet oluşturabilir.

‘%65 OLUMSUZ TEPKİ’

– Öcalan ile ilgili açıklamalar, Cumhur İttifakı tabanını nasıl etkiliyor?

Seçmen, yaşanan gelişmeleri dikkatle takip etmekte. Genel olarak, %65 gibi yüksek bir kesim bu duruma olumsuz bakıyor. Özellikle Apo ve DEM Parti gibi isimlerin gündeme gelmesi durumunda karşıt bir tavır sergilenmektedir.

– Asgari ücrete dair beklentilerin karşılanamaması bu durumu nasıl etkiliyor?

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte, oy tercihlerinde çeşitlilik artmış durumda. Artık sadece ekonomik göstergeler değil, bir hükümeti etkileyen birçok etken mevcut. Örneğin, 2015 yılında %50 olan AK Parti oy oranı, 2023 yılı itibarıyla %30 seviyelerine kadar düşmüştür.

– Seçmen muhalefete yöneliyor mu?

Kısmen muhalefete geçişlerin yaşandığını söyleyebiliriz. Ancak muhalefet partileri, son seçimlerde %60’lara ulaşan toplumsal muhalefeti bir araya getirip iktidar olma yeterliliğini gösterememiştir.

– AK Parti’nin son başarısında muhalefetin etkisi var mı?

Kesinlikle. AK Parti’nin oy düşüşünün ardında muhalefet partilerinin zayıf duruşu yatmaktadır. Şu anki tablo, yükselen bir AK Parti değil, aksine düşüşte olan bir CHP’nin resmidir.

– Anketlerinizde dikkat çeken en önemli bulgu nedir?

İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu’nun “Atatürkçüler, milliyetçiler ve demokratlar birlik olmalı” çağrısının muhalefet tarafından desteklenmesi. Seçmen, partiler bir araya gelmese bile kendi oyunu bu çağrıya yönlendirme eğilimindedir.

– “Seçmen birlik istiyor” dediniz, Altılı Masa denemesi yaşandı fakat Akşener’in çıkışı büyük bir krize yol açtı. Yeni bir birlik oluşturulduğunda seçmene nasıl güven verilir?

Araştırmamıza göre, seçmenlerin %60’ı parlamenter sisteme geri dönme konusunda ciddi bir beklenti içinde. Muhalefet, bu talebi karşılayacak bir cumhurbaşkanı adayıyla seçime girmelidir.

– Aksi takdirde ne olabilir?

Mevcut sistemde bir adayın gösterilmesi durumunda ciddi çatışmalar yaşanabilir. Ortak bir “parlamenter sistem” vurgusu yapacak adayın, geçiş süreci ile ilgili somut bilgiler de vermesi gerekecektir.

– DEM Parti seçmeninin bu birliğe yaklaşımı nasıldır?

DEM Parti seçmeninin üçte biri Batı bölgesinde, büyük şehirlerde yaşamaktadır. Bu kesim muhalefete daha yakın durmakta. Ancak İmralı görüşmeleri sonrası yönlendirme olursa, büyük ihtimalle partilerine yönelik bir tavrı benimseyeceklerdir.

– O zaman Erdoğan kazanma şansına sahip mi?

Mansur Yavaş’ın önemi burada devreye giriyor. Eğer iktidar, DEM Parti’nin büyük bir kısmını yanına katabilirse, muhalefetin de güçlü bir cumhurbaşkanı adayı belirlemesi şarttır.

‘SEÇMENİN ADAY ACELESİ YOK’

– Muhalefet adayının erken açıklanması seçime nasıl yansır?

Seçmen, adayların belirlenmesinde aceleci davranmıyor. İstanbul ve Ankara’nın belediye başkanları, kamuoyunda yüksek popülariteye sahiptir. Ayrıca, CHP’nin güçlü meclis temsilciliği ve yönettikleri şehirlerin orantısı da oldukça yüksektir. Böyle bir belirsizlik, partide bölünmelere yol açabilir.

‘SEÇMEN SİYASETE MÜDAHALEYİ SEVMEZ’

– Ümit Özdağ’ın tutuklanmasına Türk seçmeninin yaklaşımı nasıldır?

Özdağ’ın tutuklanmasına dair olumsuz bakış oranı %55.6 seviyelerinde. Bu durum, yalnızca Özdağ için değil, genel itibarıyla iktidara karşı oluşan muhalefet bloğu açısından da önemli bir tepkiyi yansıtmaktadır. İmralı görüşmelerinin hemen sonrasındaki zamanlama, seçmenlerde ciddi bir rahatsızlık yaratmıştır.

– Beşiktaş Belediyesi’ndeki duruma dair olumlu bakış açısının yüksek olmasının sebebi nedir?

Belediyecilik açısından, “yolsuzluk, dürüstlük ve şeffaflık” gibi kavramlar ön plana çıkmakta. Başkan kimliğinden bağımsız olarak, seçmenin güveni oldukça düşüktür. “Hepsi bir” algısı hâkim kılmaktadır.

– Türkiye’deki genel seçmen profili nedir?

Seçmenlerin %30’u Atatürkçü, %30’u Türk milliyetçisi olarak kendilerini tarif etmektedir. Bu gruplar arasında sıkı bir bağ bulunmaktadır ve ayrılıkçı terör örgütlerine karşı ortak bir duruş sergilemekteler.

– Sadece milliyetçi partilerin bir araya gelmesine seçmen nasıl reaksiyon veriyor?

Son milletvekilliği seçimlerinde MHP, İYİ Parti, Zafer Partisi ve BBP’nin oy oranları toplamda %23’tür. Seçmenlerin yaklaşık %25’i milliyetçiliği öncelikli olarak görmekte. Bu oranlardan %10’u MHP, kalan %15 ise muhalefet içerisinde yer almaktadır.

– Erken seçim bekliyor musunuz?

Bana göre, 2027’nin ilkbaharında mümkün görünmektedir. Ancak öncelikle hükümetin başlattığı İmralı görüşmeleri, Suriye meseleleri ve ekonomik verilerin netleşmesi gerekmektedir.

– Genel görüşlerde Erdoğan’a olumsuz bakış oranının %54 olması ne anlama geliyor?

Bu durum, toplumun büyük bir kesiminin “Birlik olun, Erdoğan’ı gönderin ve ardından parlamenter sisteme dönün” şeklinde bir tutum geliştirdiğini gösteriyor.

‘HİZMETTEKİ FİDAN’

– Hakan Fidan’ın yüksek popülaritesinin sebepleri nelerdir?

Hakan Fidan, Suriye politikalarında kazanılan başarılarla gündeme gelmektedir. Bu başarılar, toplumun çeşitli kesimleri tarafından takdir edilmektedir.

– Hakan Fidan Erdoğan’a rakip olabilir mi?

Rakip olma durumu pek olası görünmüyor; ancak potansiyel bir veliaht olarak değerlendirilmesi mümkün. Seçmen, Anayasa’nın iki dönem kuralına karşı çıkmıyor. Hakan Fidan’a yönelik olumlu görüş oranı ise %60 seviyelerinde.

PORTRE

1977 yılında Ardahan’da doğan Hakan Fidan, ilk ve orta eğitimini Kocaeli/Körfez’de tamamlamıştır. İstanbul Üniversitesi Piyasa Araştırmaları ve Reklamcılık bölümünden mezun olmuş; ardından Atılım Üniversitesi’nde Halkla İlişkiler ve Reklamcılık alanında yüksek lisans yapmıştır.

2000 yılından itibaren siyasette sosyal araştırmalar alanında çalışan Karan, şu anda Ankara merkezli AREA Araştırma şirketinin yöneticisi olarak profesyonel kariyerini sürdürmektedir.

“`